• Sedef hastalarında metabolik sendrom denilen duruma sık rastlanır. Yağ kitlesinin ve kilonun artması sedef hastalığı için bir risk faktörüdür. Obesite sedef hastalığının şiddetini artırırken sedef hastalığının kendisi de sosyal izolasyon, sağlıksız gıda alınımı, azalan fizik aktivite ve psikolojik nedenlerle kilo alınımına yol açabilir.
  Yapılan klinik çalışmalarda diyet ve egzersizle kilo kaybının sedef hastalığının şiddetini azalttığı gösterilmiştir.
• Alkolün sedef hastalığını tetiklediğine ve tedavi başarısını azalttığına dair deliller vardır. Alkol kullanan hastalarda sedef hastalığı tedavisi için kullanılan ilaçların karaciğere yaptığı hasar ve karaciğer yetmezliği riski artmaktadır.
• Sedef hastalığında folik asit yetmezliği insidansı da yüksek bulunmuştur ve hastalığın şiddetine paraleldir. Folat desteği metotreksat alan hastalarda yararlıdır ve ilacın karaciğer ve sindirim sistemi üzerindeki yan etkilerini önlemede önemlidir.
• Sedef hastalığının deri döküntüleri için topikal vitamin D kullanımının yararlı olmasına karşın oral olarak D vitamini alınımının yararı açık değildir.
• Balık ve balık yağı desteği ile ilgili sonuçlar tutarsızdır. Bir çalışmada yağlı balık ve balık yağı ile sedefin deri ve eklem bulgularının azaldığı bildirilmiştir. Diyetle balık yağı alınımı sedef hastalığında kullanılan ilaçların karaciğer ve böbrek üzerine olan yan etkilerini de azaltabilir.
• Antioksidanların sedef hastalığının kontrolündeki yeri ile ilgili çalışmalar yeterli ilişkiyi göstermemektedir.
• Çölyak hastalığının antikorlarına sahip hastalarda glutenden fakir diyetle beslenmek deri bulgularını azaltmaktadır.

İnternet Sitesi Aydınlatma Metnine ulaşmak için tıklayınız.